“Benden Bugün Hayata Ne Akıyor?”

11 Ekim 2022, Salı günü bizim kişisel tarihimize çok özel bir gün olarak yazıldı. Rektörlüğün kapısından içeri hemen giremedik, sakinleşmek için bir süre beklememiz gerekti. Sonra kapısında oturmuş randevu saatimizi beklerken iyice heyecanlandık. Bir süre sonra Rektörümüz odasından dışarı çıktı: “Nerede benim öğrencilerim?” diye seslendi. Doğruyu söylemek gerekirse bizi kastettiğini önce anlamadık. Etrafta bizden başka öğrenci olmadığını anlayınca ayağa kalktık. Bizi odasına davet eden hocamız, çaylarımızı söyledi. Koyu bir sohbete daldık.

– CV’nizi okuduk hocam. Fizik Bölümünü neden seçtiğinizi merak ettik. Bizimle paylaşır mısınız? 

– Aslında Matematik Bölümünü tercih etmiştim; fakat sınavda yaptığım bir yanlış soru ile matematik bölümü yerine Fizik Bölümüne, birincilik ile girdim. Tesadüf o ki Matematik Bölümüne son giren arkadaşımız ile aynı odada kaldık.

– Sizi akademiye/üniversitede çalışmaya sürükleyen ne oldu? Sizi bu konuda yönlendiren biri oldu mu? Ailenizin etkisi var mı? 

– Çok iyi bir yabancı dilim vardı. Aynı zamanda fizik ve matematik alanlarında çok iyiydim. Sevdiğim, saygı duyduğum bir yabancı dil hocam vardı. Onu kendime rol model edinmiştim. Tüm bu etkiler ve başarılarım sonucunda akademik hayata başlamaya karar verdim.

– Hiç Fizik Bölümünü seçtiğiniz için pişman oldunuz mu?

– Pişman olmadım. Bu bölüm hayata olan bakış açımı değiştirdi.

– Başka bir meslek seçebilseniz hangisini tercih ederdiniz? Neden?

– Siyasal Bilimler ilgi alanıma giriyordu. Sayısal alana yönlenmeseydim. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni tercih eder bu alanda ilerlerdim.

– Üniversite yıllarınızdaki Ahmet Ataç ile karşılaşacak olsanız, ona ne söylemek istersiniz?

– Kesinlikle akademisyenliğe devam etmesini, bildiği ve inandığı yoldan şaşmamasını söylerdim.

– Bir Rektör, sabah kaçta uyanır? Bir günü nasıl geçirir?

– Öncelikle her an bir telefon gelebilir düşüncesi ile telefonumu açık tutarak uyuyorum. Gün erken başlıyor benim için saat 6’da uyanıyorum. Uyanır uyanmaz 9 yaşındaki oğlumla zaman geçiriyorum. Mutlaka birlikte kahvaltı yapıyoruz, akabinde onu okula bırakıyorum. Daha sonrasında ajandamda o güne ayırılan programa göre hareket edip günü tamamlıyorum.

– Bu kadar işi nasıl planlıyor ve yetiştiriyorsunuz? Öğrencilerinizle bunun sırrını paylaşır mısınız?

– İşleri önemlilik ve öncelik sırasına koyuyorum. Bazen bazı işler kendi öne çıkarıyor, böylesi durumlarda öncelik sırasını güncelleyip, kalan sıralamaya devam ediyorum. Rektörlük bir takım işi. Burada bir aile olarak çalışıyoruz. Herkese kendisinin değerli olduğunu hissettirip, şeffaf, güvenilir ve adil bir süreç işletiyoruz.

– Hiç boş vaktiniz oluyor mu? 

– Boş zamanlarımda yürüyüş yapıyor ve kitap okuyorum. Bir dönem ut çalmayı istedim bir süre denedim ancak iş yoğunluğum sebebiyle devamını getiremedim. (Gülerek)

– Kendinize zaman ayırmaya hiç ihtiyaç duymuyor musunuz? İş yoğunluğunuz sizi bunalttığında nasıl rahatlıyorsunuz?

– Bazen fiziken dinlenmiş olsam da zihnen hâlâ iş konuları düşünüyorum. Böyle anlarda ise oğlum yardımıma geliyor. Onunla scruble oynuyoruz. Bu benim için iyi bir rehabilitasyon kaynağı.

– Öğrencilerinize “mutlaka Rektör olun” diyor musunuz? Bu keyifli ve güzel bir iş mi sizce? Neden? 

– Rektör olmaktan ziyade öğrencilerimin hayallerinin peşinden koşmasını isterim. Kendilerine uygun hayalleri olsun ve onun peşinden gitsinler. Bu hayallere ulaşırken ölçülü derecede hırs yapılabilir; fakat bu ölçüyü iyi tutturmak lazım. Başarıya giden yollarının içinde mutlaka emek ve çaba olması gerekiyor.

– Hiç spor yaptınız mı? Spor müsabakalarını takip ediyor musunuz?

– 2 yıl basketbol oynadım. Şu anda da hâlâ basketbol müsabakalarını takip ediyorum. Yakın zamanda oğlum ile birlikte Fenerbahçe Erkek Basketbol Takımının Manisa’da oynayacağı maçı izlemeye gideceğiz.
“Hadi birlikte gidelim hocam” dedim ve bileti kaptım. Muhabirlik güzel meslekmiş 😊

– Ailenize yeterince vakit ayırabiliyor musunuz? İki çocuk babası olduğunuzu öğrendik. Onlarla yapmayı en çok sevdiğiniz şeyler neler?

– Kızım maalesef başka bir şehirde üniversite okuyor. Dolayısıyla onunla derslerinin izin verdiği süre içerisinde görüşebiliyoruz. Oğlumla daha fazla vakit geçirebiliyorum, birlikte yapboz yapmayı scruble oynamayı çok seviyoruz.

– Çocuklarınızın hangi mesleklere sahip olmasını istiyorsunuz? Neden?  Çocuklarınıza da Rektör olmalarını önerir misiniz?

– Çocuklarımın meslek seçimine karışmıyorum. Örneğin kızım üniversite tercihini yaparken kendisine öneride bulundum; hukuk okumak istediğini söyledi ve istediği bölümü kazandı. Şu an bu bölümde devam ediyor. Biz de onun seçimlerini destekliyoruz.

– Birçok ülke görmüş olmalısınız. En çok beğendiğiniz ülke hangisiydi? Neden?

– İspanya’yı çok beğendim. Çok düzenli bir şehir. Tarihi dokuyu bozmadan bugüne taşımaları beni çok etkilemişti.

– Ülkemizde en çok sevdiğiniz yer neresidir? Sizi mutlu eden yer neresidir?  

– Bazen bir şehre girdiğiniz zaman rahatlarsınız. Kendinizi büyülenmiş hisseder, enerjinizi yeniden kazanırsınız. Gerek bu yönüyle gerekse insanlarının sıcakkanlılığı sebebiyle benim en sevdiğim yer Bursa’nın İznik ilçesi oldu.

– En son okuduğunuz kitap ne idi? Bizlere okumamızı tavsiye eder misiniz?

– Kitap okumayı seviyorum. En son Doğan Cüceloğlu’nun “Var mısın?” kitabını bitirdim. Oğlumla birlikte de kitap okuyoruz. Şu anda Türk Büyükleri Serisine başladık.

– Şu anda bulunduğunuz mevki oldukça yüksek. İleride daha yüksek mevkilerde bulunmak ister misiniz? Buna yönelik hedefleriniz var mı?

– İnsanlara faydalı olacak her türlü görevi üstlenmeye hazırım.

– Öğrencileriniz olarak sizi daha fazla aramızda görmek isteriz. Bir aktivite düzenlersek bize eşlik eder misiniz?

– Programım çok yoğun geçiyor; ama sizin bu nazik davetinizi de kıramam. Yapacağınız etkinlikte seve seve yer alırım.

SBF MAG Muhabirleri:
Dilara Buse YAMAN
(Ebelik Bölümü 4. Sınıf öğrencisi)

Ali KARAMAN
(Hemşirelik Bölümü 4. Sınıf öğrencisi)